Ankara’nın Sincan ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi’nde 4’üncü Cadde’de 23 Temmuz’da sınıf arkadaşının oturduğu apartmana giden Beren Su Bolat, arkadaşı ile birlikte 5 ve 6’ncı katlar ortasında duran asansörde mahsur kaldı. İtfaiye vazifelilerinin çalışması sırasında Beren Su, asansör boşluğuna düşerek hayatını kaybederken, arkadaşı kurtarıldı. Açılan soruşturma kapsamında itfaiye şefi Ercan Yıldız, itfaiye erleri Bayram Babatürk, Buğra Yalabık tutuklandı. Savcı iddianamede itfaiye vazifelileri ve apartman yöneticisi Yılmaz Güney hakkında, ‘Bilinçli taksirle vefata ve yaralanmaya neden olma’ cürmünden 22’şer yıl 6’şar aya kadar mahpus talebiyle dava açıldı. İddianamede itfaiyecilerin kurtarma çalışmasında tehlikeli davranış sergileyerek, kazaya sebebiyet verdikleri belirtildi. Sabah gazetesinden Dilhan Dumanoğlu’nun haberine nazaran iddianamede itfaiye vazifelilerinin sözlerine de yer verildi.
Buğra Yalabık: Bu olay bizim kurtarma faaliyeti kapsamında uygun bir kurtarma faaliyeti değildir. Olağan kaidelerde elektrik kesilerek asansörün makine dairesinin bulunduğu yerden manuel müdahale prosedürüyle asansör inançlı kat dediğimiz yere indirilir. Kurtarma bu biçimdi yapılır. Fakat hem mesleksel deneyim hem de rütbe gereği ben buyruk eriyim. Bu faaliyet kapsamında buyruk komuta itfaiye çavuşunda idi. O ne derse o halde hareket ettik.
Ercan Yıldız: Elimdeki mutlaka su matarası değildi. Bizim itfaiye aracımızda bulunan içerisinde asansör anahtarları olan kutudur. Benim asansör eğitimim yoktur. Ot yangınına müdahale ediyorduk. Anons gelmesi üzerine olay yerine geçtik. Bayram ile Buğra’nın asansör eğitimi vardır. Buna ait sertifika olur. Benim sertifikamın olmaması olaya müdahale etmeyeceğim manasına gelmez. Daha evvel de birçok kere asansör kurtarma faaliyetinde bulundum.
“OLASI KASTLA ÖLDÜRME SAYILABİLİR”
Beren Su Polat’ın avukatı Ali Yüksel Özmen, “Böyle itina gerektiren bir işte çalışan insanların, ellerinin boş olması gerektiğini, ellerindeki aleti bir yere bırakıp boş elleri ile çalışmaları gerektiğini bilmeleri gerekir. Kaldı ki olağanda 6’ncı kattan giriş yapmaları gerektiği halde 5’inci kattan giriş yapıyorlar. Bu vahim bir kusur. Küçük çocuğa ‘kendini bırak’ diyorlar ve tutmuyorlar. Savcılık makamı itfaiyecilerin yanlışlarını şuurlu taksir saydı. Kaldı ki bu bile kâfi değil. Mümkün kastla öldürme sayılabilir” dedi.