Yerel seçimlerde yüzde 49’la seçilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak yerine kayyum atanmasının yankıları sürüyor. Ortalarında İstanbul, Ankara, İzmir ve Diyarbakır’ın da bulunduğu 38 baro “Kayyım uygulaması demokrasiye darbedir” başlığıyla ortak bir açıklama yaptı.
Özer hakkındaki gözaltı ve tutuklama süreçlerinin Anayasa ve Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası kontratlara ters olduğunu vurgulanan açıklamada şu sözlere yer verildi:
“İstanbul İli Esenyurt İlçesi Belediye Lideri Prof. Dr. Ahmet Özer hakkında verilen tutuklama kararı sonrasında Belediye Kanunu’nun 47. maddesi uyarınca İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılıp Belediye Kanunu’nun 45. ve 46. hususları uyarınca İstanbul Valiliği tarafından başkanlık misyonuna kayyım atanmıştır.
Temsil ettiği makam itibariyle davet üzerine tabir vermeye gidebileceği mümkün iken gözaltına alınması, kanıtların karartılması ve kaçma kuşkusu bulunmadığı halde hakkında tutuklama kararı verilmesi ölçüsüz muhafaza önlemleri olup hukuka terstir. Bahisle ilgili yapılan soruşturma süreç ve uygulamaları; Anayasaya ve Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası mukavelelere açıkça ve çok istikametli olarak terstir.
KAYYUM SÜRECİNE SON VERİLMESİ ÇAĞRISI
Arama, gözaltı ve tutuklama süreçleri Anayasanın 2, 19, 20, 127 ve 138. unsurlarını ihlal etmiş bulunmaktadır. Demokrasinin en değerli ögesi olan seçme hakkının kullanımı sonucunda ortaya çıkan halk iradesine kayyım atanması demokratik bedeller açısından büyük bir ihlali söz etmektedir. Kayyım uygulaması, demokratik hukuk devleti unsuru ile lokal demokrasiye açıkça alışılmamıştır.
Kayyım uygulamasının Türkiye demokrasisine verdiği hasarlar hafızamızda yerini korur iken yine bu yola başvurulması kabul edilemezdir. Kayyım uygulamasının yasal oluşu; Anayasaya alışılmamış oluşunu, hukukî ve toplumsal meşruiyetsizliğini ortadan kaldırmamaktadır. Biz aşağıda imzası olan Barolar; Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’e uygulanan tutuklama önleminin orantısız olduğunu, yürütülen hukukî sürecin adil yargılanma ve lekelenmeme hakkına riayet edilerek yürütülmesi gerektiğini belirterek kayyım sürecine son verilmesi davetinde bulunuyoruz.”